Yaklaşık yirmi tane kadar Kızılderili büyük bir ateşin etrafında savaş çığlıkları atarak dans ediyorlardı. Ellerinde baltalar ve oklar, yüzlerinde savaş boyaları vardı.
Başlarındaki tavuk tüylerini bile ihmal etmemişlerdi.
Dahası, sarı saçlı mavi gözlü bir genç kız, ateşin hemen yanı başındaki bir çam ağacına bağlanmıştı.
Başka bir çam ağacının altında ise orta boy bir Kızılderili çadırı kurulmuştu. Çadırın önünde iki yaşlı Kızılderili çubuk tüttürüyorlardı.
Yine Kızılderili iki kadın ise bir köşede ellerindeki fildişi kolyeleri tamir ediyorlardı.
Mahmut şaşkındı:
– Abi, bütün bunlar ne demek oluyor? diye sordu.
İçindekiler: Tamirci
Ekmek Arası
Elimi Tutan Kim
Acil Telefon
Veyis Dayı
Üç Adım İleri
Cevap
Orkinos
Piko Makinası
Telefondaki Adalet
Tavşanın Derdi
İkram Servisi
Müfettiş Bey
Misafirler
Kaybolan Tas
Anlaşılmayan Bir Husus
İnce Hesap
Basit Bir Mesele
Yarış
Göl Deyip Geçmeyin
Çocuktan Al Haberi
Bakkal Halis Efendi
Define
Bir Kucak Ot
Bir Gemi Nasıl Yürür